22 Mayıs 2012 Salı

işte hayatın özeti....

Bir kuş, soğuk bir kış gününde yiyecek bulabilmek için kanat çırpıp duruyormuş. Hava o kadar ayazmışki minik kuş dayanamayıp karın üstüne düşmüş. Kuş çaresiz soğuk karın üstünde ölümü beklerken, ordan geçen bir inek kuşun üstüne sıçmış. Kuş öyle bir sinirlenmişki, kanatları donmamış olsa, kalkıp ineği dövecek.... Birde bakmışki bokun sıcaklığı ile kanatları çözülmüş, yaşama dönmüş. Öyle bir sevinçle ötüyormuşki, ordan geçen bir kedi bunun sesini duymuş ve boku eşeleyip kuşu çıkarmış. Kuş buna çok sevinmiş tam kediye teşekkür edecekmişki, kedi onu yemiş. Demekki neymiş: 1- Her üstüne sıçanı düşman sanma ! 2- Seni her boktan çıkaranı dostun sanma ! 3- En önemlisi, Bokun içinde mutluysan sesini çıkarma !

İHTİYARLIK!...

İhtiyarlığa adım atalı çok olmuştu. Gözleri dalgalara takılmış halde, iyi kötü yönleriyle geçmişi düşünüyordu. İnsanlığa karşı pek güveni kalmamıştı. İyilik yaptıkça nankörlük gördüğünü düşünüyordu. Çoğu kişinin kendisine "enayi" gözüyle baktığını da biliyordu. Fakat karşılıksız iyilik yapmaktan vazgeçmiyordu. Çünkü kendisini hayata bağlayan çok az değerden birisi de, kendisine olan saygısıydı. Onu da kaybederse , herşeyini kaybetmiş olacağını düşünüyordu. İhtiyar adam kayalıkların üzerinden yavaşça doğruldu, denizin kenarına atılmış kırık içki şişesi gözüne takılmıştı. İçki içmezdi ama görüp de almazsa ve bu kırık şişe birine zarar verirse vicdan azabı duyacağını düşündü. Onun şişeyi yerden aldığını gören biri kız, biri erkek iki genç gülüştü. Erkek ; "-Çöpçü herhalde. " dedi. İhtiyar adam herkesi hoş görmeye çalışırdı, özellikle gençleri ama yine de gencin, kendisi hakkında arkadaşıyla şakalaşırken biraz sesini alçaltmamasına, kendisinin duymaması için gayret etmemesine canı sıkılmıştı. İhtiyar kırık camları atmış dönerken, gençlerin az önce kendisinin oturduğu kayalarda, azgın dalgalara karşı şakalaştığını, birbirini itekler gibi yaptığını gördü. Biraz daha uzakta bir kayaya gidecekti ki, birinin denize düşme sesi ve çığlığı kulaklarında çınladı. Kız düşmüştü, . Sportif yapılı gencin hemen atlayıp kızı kurtarmasını bekledi. Fakat kayadan kayaya telaşla koşan genç atlamaya cesaret edemiyordu. Genç ne yapacağını bilemez halde dalgaların uzaklaştırdığı kız arkadaşına bakıyor, bağırıyordu. Sağa sola deli gibi koştururken, hemen yanından birinin denize atladığını duydu, bu az önce dalga geçtiği ihtiyar adamdı. İhtiyar adam dalgaların tüm zorluğuna rağmen, güçlü kulaçlarla kıza yetişti, saçlarından yakaladı kayalara doğru çekti. Kayalara yaklaştığında kıyıdaki genç, kızı yakalayıp önce yukarı, sonra sahile çekti. İhtiyar adamı o anda unutmuştu bile. Birden aklına gelip denize doğru baktığında ihtiyar adamın hala çıkamadığını gördü. İhtiyar kollarında derman kalmamış halde, kendisini kıyıdan koparmaya çalışan dalgalara kendini bıraktı. Genç çılgına döndü, sevdiği kızı kurtaran , az önce dalga geçtiği ihtiyar gidiyordu. Kısa zamanda büyük şeyler olmuştu hayatında. Hayatta en çok sevdiği kişiyi kurtaramamış, başkası kurtarmıştı ve o da şimdi kendisinden özür bile dileyemeden, boynuna tüm utançları takarak sonsuza dek gidiyordu. Kendine tam gelememiş kız , gencin sulara atlayışına baktı bağırdı ama nafile. Oysa arkadaşının kendisi kadar bile yüzemediğini iyi biliyordu. Genç erkek tüm çabasına rağmen ihtiyara yaklaşamamıştı bile , dalgaların üzerinde boğulan değil, sanki dinlenen biri gibi duran ihtiyar da sanki gülümsüyor gibiydi. Genç bir anda ihtiyardan daha çok kıyıdan uzaklaştığını farketti. Bitiyordu herşey. "Gerçekmiş demek ki " diye düşündü, hayatı, arkadaşları , sevdikleri hızlıca gözlerinin önünden geçiyor gibiydi. İnsan ölüme yaklaşınca böyle oluyormuş. Su yutuyordu ama mücadeleyi bırakmıştı. Birden beklenmedik birşey oldu; genç adam kolunun kuvvetlice yakalandığını hissetti, önce köpekbalığı aklına gelip telaşla çekmek istedi ama hemen yanında ihtiyar adamı farketti. İhtiyar adam önce kolundan yakalamış, sonra yakasından tutup, onu bir bebek gibi çekmeye başlamıştı. Göz açıp kapayana kadar kıyıya gelmişlerdi. İhtiyar adam, genci kızın yanına kadar atmış, nefesleniyordu. Gençlere gülümsedi ; "- Siz de, ben de bu gün güzel dersler aldık. Ben kendi adıma çok mutlu oldum. Siz kimseyi küçümsememeyi öğrendiniz. Ben de bu küçük dalgalarda sizi deneyerek, insanlığın ölmediğini gördüm. Delikanlı beni kurtarmaya gelmen, beni ne kadar mutlu etti sana anlatamam. Fakat ben daha bu dalgalara yenilecek kadar kocamadım" İhtiyar kıyıda kendilerini toparlamaya çalışan gençlerin birşey söylemesine fırsat vermedi; "-Hoşçakalın !. . . " deyip yürüdü. Gençler peşinden koşamadıkları ihtiyara şaşkınlıkla, içlerinde bir buruk sevinçle bakakaldılar.

18 Mayıs 2012 Cuma

SADECE UYANIK AVUKATLAR KULLANIYOR

geçiren parasız vatandaşların çok zor durumda kaldığını belirten Kongar, "Hem bakanlığın hem de vatandaşların kanunu bilmesi gerekiyor. Ancak ne Sağlık Bakanlığı uyarıyor ne de vatandaşlar bunu biliyor. Bu yüzden fonu her biri 20- dosya ile gelen uyanık avukatlar kullanıyor" diyor. Kongar, 450 milyar ve yeni primleri faizle değerlendirdikleri için 110 trilyona ulaşıldığını belirterek şunları söyledi: "Devlet Ziraat Bankası'nda faizsiz tutuyordu. Biz ise faizde tutuyoruz. Para çoğalınca bunu alıp oraya buraya vermek; peşkeş çekmek istiyorlar. Biz ise kazalarda mağdur olanlar gelip alsın diyoruz. 1991 yılında Hazine Müsteşarlığı bünyesinde kurulan Garanti Fonu, 1998'in sonuna kadar Hazine Müsteşarlığı Sigorta Genel Müdürlüğü bünyesinde kaldı. Amacı, trafik sigortası olmayan araçların meydana getirdiği yaralama ve olum masraflarını karşılamak. Plâkası belirsiz araçların verdiği zarar da karşılanıyor. Fonun kaynağını trafik sigortası yaptıran vatandaşlardan kesilen pay oluşturuyor. Trafik sigortası yapan sigortalıların trafik primi içinde ödedikleri paranın yüzde 2'si ve yüzde 1'i sigorta şirketlerinin öz kaynaklarından karşılanıyor. Karayolları Trafik Sigortası Kanunu gereği eğer kaza yapan araç sigortalı ise, kaza sonucu yaralanan veya ölen kişilerin masrafını sigortalı olsun ya da olmasın şirketi karşılıyor. 7 YILDA 3 ÖDEME Kazaya neden olan araç sigortasız veya plâkası bilinmiyorsa zarar görenler direkt birliğe gelip masraflarını alabiliyor. Fon, 1998 sonunda Hazine'den alınarak Türkiye Reasürans Şirketleri Birliği nezdinde bir hesaba aktarıldı. Adı önceden Garanti Sigortası Fonu iken devletin dahil olduğu tüm fonlar kapatılınca Garanti Sigortası Hesabi olarak değiştirildi. 1998 sonuna kadar 7 yılda Hazine'de, 450 milyar lira birikti. Ancak 7 yılda sadece üç kişiye ödeme yapıldı. Birlik bünyesindeki fon bütçesi Hazinenin aksine bankada faizle değerlenince fon 110 trilyona ulaştı. Şimdiye kadar fondan yararlanmak için 1623 kişi başvurmuş, 1042 dosya ise sırada bekliyor. Birlik bünyesindeki fonun yükümlülüğü daha sonraki yıllarda kanuna eklenen maddeler ile sadece bedensel hasarları ödemekten çıkarıldı. İHTİYACI OLAN PARAYI NASIL ALACAK Kaza geçiren vatandaş hastane masraflarını faturalı olarak Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği'ne iletecek. Bunun için birliğe, 0-212-324-19-50 nolu telefondan veya http://www.tsrsb.org.tr/ adresinden ulaşılabilirsiniz. Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 11 Türkiye'nin her yerinden başvuru aynı şekilde yapılacak. Gerekli belgeler ise hastane faturası, ikametgah senedi, nüfus cüzdan örneği, trafik zaptı ve imza beyanı. Belgeleri inceleyen birlik, vatandaşın verdiği banka hesap numarasına parayı yatırıyor. 2918 SAYILI TRAFİK KANUNUNU İLE İLGİLİ EK BİLGİ Çünkü benzer olaylarda, sizlerin 2918 nolu yasayı bilmediğinizi zannederek,' Yapılacak müdahale ve tedavi ücretlerini ödeyeceğinize dair şu belgeyi imzalayın' teklifi ile karşılaşırsınız. ...Ancak sizde ' Bu belgeyi imzalamazsam, bana müdahale ve tedavi etmeyeceğinize' dair bir belgeyi imzalayıp getirin. Dediğiz anda, Hastanenin bütün imkânları sizin için seferber olacaktır. Trafik kazası sonucu yaralanan ve hastaneye kaldırılarak tedavi altına alınan kazazedelerin, kanuna göre tedavi için ücret ödememesi gerektiği belirtildi. Tüketiciler Birliği, kazazedelerin haklarıyla ilgili bir rapor hazırladı. Kaza sonucu yaralanan ve herhangi bir hastanede tedavi gören kazazedelerin bu tedavileri sonucu hastane tarafından ücret talep edilemeyeceğinin belirtildiği raporda, 2918 Sayılı Trafik Kanunu'na göre herhangi bir trafik kazası sonucu yaralanan kişi en kısa sürede hastaneye yetiştirilmek ve gereken tedavinin yapılması hükümlerini içeriyor. Yönetmeliğe göre, hastane acil servisi, kendisine gelen kazazedenin maddi durumu, sosyal güvencesinin olup olmadığına ve hastanın özelliğine bakmadan gereken tedaviyi ve müdahaleyi herhangi bir ücret talep etmeden yapmak zorunda. Bu tedavi sonucu oluşan masrafın ise Sağlık Bakanlığı Karayolları Trafik Döner Sermaye İşletmesi tarafından karşılanacağının belirtildiği rapora göre, vatandaşların haklarını bilmediği için sorunlar yaşandığını ve hastanelerin bu kanundan bihabermiş gibi gözüküp vatandaştan para talep etmelerinin suç olduğu belirtildi. AYFER AKŞİT SOSYAL HİZMET UZMANI - Hasta Hakları Birim Sorumlusu http://balkovani.blogcu.com/ http://www.cember.net/inv/3692157 TRAFİK CEZALARI- 7 GÜN İÇERİSİNDE TEBLİGAT YAPMA ŞARTI Trafik cezalarının tebliğinde yönetmelikte yer alan 7 gün içerisinde tebligat yapma şartı trafik cezasını iptal ettirdi. İstanbul 3. Sulh Mahkemesi, tebligatı 7 günü geçen trafik cezalarının iptali yönünde karar verdi. Karara gerekçe olan olay, aracına hatalı park cezası kesilen bir avukatın iptal davasıyla başladı. Avukat Zeki Bulgan'ın aracına, 24 Nisan 2006'da, Eminönü'nde yasak yere park ettiği gerekçesiyle polis tarafından 49 YTL para cezası kesildi. Ancak cezanın tebligatı Bulgan'a Şubat 2007'de ulaştı. 9 ay önce kesilen para cezasından yeni haberdar olan Avukat Bulgan, Eminönü'nde o gün bulunmadığını belirterek, cezanın haksız yere kesildiği gerekçesiyle, trafik davalarına bakan 3. Sulh Ceza Mahkemesi'ne iptal davası açtı. Mahkeme, tebligat işlemine 7 işgünü içinde başlanması gerektiğini belirterek, trafik para cezasını iptal etti. Trafik cezanızın tebligatı 7 günden geç elinize geçtiğinde yapacağınız tek şey elinizdeki makbuzla bulunduğunuz ildeki Sulh ceza mahkemesine bir dilekçe ile başvurmak. Trafik ceza tutanağının tutulduğu tarihten itibaren, ceza ihbarnamesinin 7 gün içinde tanzim edilerek tebligatına başlanması gerekmektedir. Trafik cezasına ilişkin ceza ihbarnamesinin 7 gün Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 12 içinde tebligatına başlanmamış ise Sulh Ceza Mahkemesine başvurmanız halinde, Yönetmeliğin 10/a ve 10/b maddelerine uyulmadığı gerekçesi ile mahkeme cezayı tamamen kaldırmaktadır.

KAZA SİGORTASI

Size çarpan araç faili meçhul ise veya aracın sigortası yoksa bütün hastane masraflarını cebinizden yapmışsanız faturayı aşağıda bahsi geçen sigortaya veriyorsunuz. Sigorta size paranızı tamamını ödüyor. SSK ve Bağkur'un ödemelerini değil sadece kendi cebinizden ödediğiniz paraları Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 10 ödüyor. Olumlu ise kazaya yine para ödüyorlar. Kaza geçiren sigortasız yurttaşların tedavisini Garanti Sigorta Fonu karşılıyor, ama bilen yok. Garanti Sigorta Fonu Genel Sekreteri Kongar: "Kaza geçiren Sigortasızların masrafını, başvuranlara veriyoruz. Ama kimse bilmediği için parasını alan yok. Fon'da 110 trilyon lira birikti." Trafik kazası geçiren vatandaşların tedavi masrafları ile ölüm giderlerini karşılamak için kurulan: Garanti Sigorta Fonu 'nun hesabında 110 trilyon lira birikti ama vatandaş parasızlıktan hastane kapısında can veriyor. Trafik kazalarında yaralanan ya da ölen sigortasız vatandaşların milyarlarca lira tutan tedavi veya cenaze masraflarını karşılamak için kurulan Garanti Sigorta Fonu'nda tam 110 trilyon lira birikti; çünkü uygulamadan kimsenin haberi yok. Sağlık Bakanlığı'nın hastane yönetimlerini bilgilendirmemesi ve vatandaşlarında kanunları yeterince bilmemesi nedeniyle fona herhangi başvuru olmazken, çok sayıda parasız vatandaş hastane kapılarında can veriyor. Fondan sorumlu Türkiye Sigorta Reasürans Şirketleri Birliği Genel Sekreteri Bilge Kongar; "Trafik kazası geçiren sigortasız tüm vatandaşlar başvurup tüm masraflarını bizden alabilirler" dedi.

BÜYÜKŞEHİRLERDE TRAFİK AKIŞI HIZLANACAK

Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi (TRAMER) İş Analizi ve Ar-Ge uzmanı Pınar Hoşgör, 1 Nisan'dan itibaren trafikte yaşanacak değişiklikleri anlattı. Mevcut trafik kazalarında sürücülerin yüzde 20'sinin anlaştığını söyleyen Hoşgör, 'Sürücüler anlaşmalarına rağmen önceki uygulamada trafik polisi bekliyorlardı ve bu durum trafik sıkışıklığına neden oluyordu. Yeni uygulamayla birlikte anlaşan sürücüler trafikte beklemeyecekler. Eski uygulama aslında devam ediyor, anlaşamayan sürücüler yine polis çağıracak' dedi. Sürücülerin yeni uygulamaya alışıncaya kadar çeşitli aksaklıkların yaşanabileceğini ifade eden Hoşgör, anlaşan sürücüler arttıkça trafikte ciddi anlamda bir rahatlama yaşanacağını belirtti. Hoşgör, büyük kentlerde çok fazla trafik kazası gerçekleştiği için insanların beklememek için anlaşma yoluna gideceğini ve bu sayede trafik akışının hızlanacağını dile getirdi. Sigortalardan sorunsuz şekilde ödemeler gerçekleştikçe anlaşma oranlarının artmasını beklediklerini söyleyen Hoşgör, 'Sigortasız trafiğe çıkan sürücüler artık araçlarına sigorta yaptırma yoluna gidecek' diye konuştu. Hoşgör, bütün sürücüler araçlarında 1 Nisan'dan itibaren mutlaka tutanak bulundurmalı hatırlatmasını yaptı.

KAZA TUTANAĞI

Bir kaza esnasında ne yapılacağı, kaza tespit tutanağının nasıl doldurulacağı ve sonrası hakkında görsel bir eğitim... TRAMER; maddi hasarlı Trafik Kaza Tespit Tutanağı ile ilgili çok güzel bir sesli ve görsel eğitim hazırlamış. Ne kadar çok izleyen olursa o kadar çok doğru tutanak doldurulacaktır. http://www.tramer.org.tr/app/ktt/ Ekteki formdan birkaç nüsha yazdırıp arabada bulundurulmasında fayda var. Kaza tespit tutanağı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Trafik Yönetmeliği çerçevesinde yalnız maddi hasarla sonuçlanan trafik kazalarında tarafların serbest iradeleriyle dolduracakları: "Maddi Hasarlı Kaza Tespit Tutanağı" uygulaması 1 Nisan 2008 tarihinden itibaren başlayacaktır. Sizlerin çok iyi bildiği gibi, 1 Nisan 2008' den itibaren uygulamaya konulacak yeni düzenleme ile trafikte bir rahatlama sağlanması beklenmekte. Yeni uygulamanın kötü niyetli insanlar tarafından suiistimal edilmesi ihtimali var, ancak bu durum her zaman yapılabilecek olan, beklenilen, fakat sistemin getireceği faydayla karşılaştırıldığında önemsenmeyecek bir olumsuzluk. Diğer taraftan yeni sistemin oturması, insanların bundan yararlanması, sigortanın yararının hissedilmesine ve sigortanın yaygınlaşmasına katkıda bulunacak. Araç Sürücüleri: Tutanaksız ve fotoğraf makinesiz yola çıkmayın! 1 Nisan'dan itibaren artık maddi hasarlı trafik kazalarında trafik polisi yerine sürücüler tutanak hazırlayacak. Türkiye'de 2007 yılında meydana gelen trafik kazalarının yüzde 85.3'ü maddi hasarlı trafik kazası olarak kayıtlara geçti. Günde ortalama 1800 maddi hasarlı trafik kazası gerçekleşiyor. Büyükşehirlerde trafik sıkışıklığını ortadan kaldırmak için 1 Nisan'dan itibaren yepyeni bir dönem başlıyor. Maddi hasarlı kazalarda taraflar doldurup imzaladıkları tutanak sayesinde trafik polisini beklemeden olay yerinden ayrılabilecek. Tutanaklar ve fotoğraflar sigorta şirketlerine verilecek, taraflar hasarlarını sigorta şirketlerinden alacak. Taraflar arasında anlaşmazlık olursa eski uygulamada olduğu gibi polis çağırılacak TUTANAK FORMLARI NEREDEN ALINACAK? Kaza tespit tutanakları sigorta şirketlerinden dağıtılmaya başlandı. Tutanak formları ayrıca 'tramer.org.tr' ve 'egm.gov.tr' adreslerinden de indirilebilecek. Formlar fotokopiyle çoğaltılabilecek. Tutanak için lütfen tıklayınız: http://www.gesid.org.tr/wswFiles/documentation/document_287_0/kaza%20tespit%20tutanagi.p df Detaylı bilgi için: Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 8 http://www.tsrsb.org.tr/tsrsb/Kazatespittutanagi/ EHLİYET VE SİGORTA ŞART Trafik kazası yaptığınızda karşı tarafla anlaşıp aracınızı çekmeden mutlaka ehliyet ve trafik sigortası kontrolü yapın. Kazaya karışan araçların kesinlikle zorunlu trafik sigortası poliçelerinin olması gerekiyor. TUTANAĞA KUSUR ORANI YAZMAYIN Tutanağa yalnızca kazanın oluş şeklini yazın, kusur oranı yazmayın. Kroki çizmeyi ve kazanın nasıl olduğunu anlatan görüşleri yazmayı unutmayın. FOTOĞRAF ÇEKMEYİ UNUTMAYIN Arabanızda bir fotoğraf makinesi bulundurun. Kaza yaptığınızda aracınızı boş alana çekmeden farklı açılardan fotoğraflarını çekin. ARACINIZI EMNİYET ŞERİDİNE ÇEKİN Kaza yaptığınız kişiyle anlaştıktan sonra aracınızı bir an önce emniyet şeridi veya boş alana çekin. Tutanakları uygun bir alanda doldurabilirsiniz. NE KADAR ÇOK BİLGİ, O KADAR HIZLI ÇÖZÜM Tutanaklarda yer alan görgü tanığı bölümünü kazayı gören kişilerin ifadeleri doğrultusunda doldurun. Tutanakta yer alan fazla bilgi, işlemlerinizin hızlı yürümesini sağlayacaktır. İLK BAŞVURU SİGORTA ŞİRKETLERİNE Kaza yapan taraflar, kazanın oluş şeklini birlikte tutanağa yazıp mutlaka imzalayacak. Tutanak hazırlandıktan sonra çekilen fotoğrafla birlikte karşı tarafın trafik sigortası veya kasko sigortası şirketine başvuru yapılacak. SÜRE KISITLAMASI YOK AMA... Tutanağın taraflarca sigorta şirketlerine ulaştırılmasında zaman açısından bir kısıtlama bulunmuyor ancak tutanak ne kadar hızlı ulaştırılırsa o kadar çabuk sonuçlanır. YÜZDE 0, 50, 100 HATA PAYI İlk başvuruyu alan sigorta şirketleri, en geç 1 gün içinde tutanağı elektronik ortamda Trafik Sigortaları Bilgi Merkezine (TRAMER) iletecek. Sigorta şirketleri, TRAMER vasıtasıyla 3 iş günü içinde kaza krokilerini de dikkate alarak, tutanak çerçevesinde yüzde sıfır, 50, 100 oranlarına göre kaza sorumluluk değerlendirmesi yapacak. TUTANAKLAR ZAMANINDA GÖNDERİLMELİ Kaza sorumluluk değerlendirmesi TRAMER sisteminden yapılacak. Tutanağı zamanında TRAMER'e iletmeyen sigorta şirketi, tutanağı gönderen şirketin belirlediği oranları kabul etmiş olacak. HATA PAYLARI FARKLI BELİRLENİRSE... Sigorta şirketlerinin kaza sorumluluk değerlendirmesinde farklı sonuçlara ulaşılırsa, kaza tutanağı TRAMER bünyesindeki Tutanak Değerlendirme Komisyonu'na sunulacak. Komisyon, 3 gün içinde tutanak ve fotoğrafları inceleyerek hata paylarını kesin olarak belirleyecek. TAZMİNATLAR 8 GÜNDE ÖDENECEK Sigorta şirketi, belgeler tamamlandıktan sonra 8 iş günü içinde tazminatı ödeyecek. TUTANAK İNCELEMELERİ İNTERNETTEN İZLENEBİLECEK Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 9 TRAMER, tazminat kazanan hak sahiplerinin tutanak incelemesinin hangi aşamada olduğunu internet üzerinden öğrenmelerini sağlayacak alt yapı kurdu. UYGULAMA TEK TARAFLI KAZALARI KAPSAMIYOR Tutanak, en az 2 aracın karıştığı kazalarda tutulabilecek. Uygulama, tek taraflı kazaları kapsamıyor. İKİDEN FAZLA ARAÇ KAZA YAPARSA İkiden fazla aracın karıştığı trafik kazalarında birden fazla -fotokopi ile çoğaltılmış olabilir- form kullanılabilecek. Bu durumda, her bir form tüm sürücüler tarafından imzalanacak. İmzalar için formun alt tarafındaki boş alan kullanılabilecek. Kazaya karışan tarafların tamamı tarafından imzalanmayan tutanaklar geçerli kabul edilmeyecek. BU TÜR KAZALARDA TUTANAK TUTMAYIN Sürücülerin aralarında tutanak düzenleyerek anlaşamayacakları ve trafik ekibi çağırmaları gereken zorunlu durumlar ise şöyle: Sürücü ehliyetsiz araç kullanılıyorsa veya yetersiz ehliyetle ile araç kullanılıyorsa Sürücünün yaşı küçükse Sürücüde alkol veya akıl sağlığı şüphesi varsa Kazaya karışan araçlardan biri veya daha fazlası kamu kurumlarına ait ise Kamu kurumlarına ait eşyada zarar meydana gelirse Kazada sadece 3. kişilere ait eşyalara zarar gelirse Kazaya karışan araçlardan birinin veya birkaçının trafik sigortası yok ise Trafik kazası ölüm ve/veya yaralanma ile sonuçlanmışsa

İŞSİZLİK SİGORTASINA NASIL BAŞVURULUR

İşsizlik ödeneğinden yararlanmak için işyerinden alacağınız İşten Ayrılma Bildirgesi ile birlikte, işyerinizin bağlı bulunduğu İŞKUR ’a başvurmak gerekiyor. Bunu da işten ayrılma tarihini izleyen günden itibaren 30 gün içinde yapmak şart. Peki, ödemeler nasıl yapılıyor? Kimler işsizlik ödeneğinden yararlanabiliyor? Yenibiris.com araştırdı. İşte cevapları… İşsizlik ödeneğinden kimler yararlanabilir? Kendi istek ve kusurları dışında işsiz kalanlar yararlanabilir. ÜÇ YILDAN AZ ÇALIŞANA İŞSİZLİK ÖDENEĞİ YOK Ne kadar prim ödemiş olmak gerekli? İşsizlik sigortasından yararlanmak için işten ayrılma tarihinden geriye dönük olarak son 3 yıl içinde en az 600 gün prim ödemiş olmak gerekiyor. (Son 120 gün kesintisiz olacak.) Ne kadar süre ile ödeme yapılıyor? Sigortalı işsizler prim ödeme sürelerine göre en az 180, en fazla 300 gün süre ile ödenek alabiliyor. Bu süre içinde kendileri ve geçindirmekle yükümlü oldukları aile fertleri hastalanırsa sağlık hizmetlerinden de yararlanıyorlar. Son 3 yıl içinde en az - 600 gün çalışmışsa 6 ay, - 900 gün çalışmışsa 8 ay, - 1.080 gün çalışmışsa 10 ay süre ile işsizlik ödeneği alıyor. İşsizlik ödeneği nasıl hesaplanır? 1. Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak bulunacak günlük ortalama net kazancının yüzde ellisi olarak hesaplanıyor. 2. Bu şekilde günlük olarak hesaplanan işsizlik ödeneği aylık olarak her ayın sonunda kişiye ödeniyor. (İşsiz adına açılacak banka hesabına havale ediliyor.) 3. İşsizlik ödeneği damga vergisi hariç herhangi bir vergi ve kesintiye tabi tutulmuyor. Hangi durumlarda kişi işsizlik sigortasından yararlanamaz? Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 7 - Kendi isteğiyle istifa ederse, - Ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri nedeniyle işten çıkarılırsa, (örneğin hırsızlık yaparsa) - İşverenden izin almaksızın veya haklı bir nedeni olmaksızın ardı ardına iki gün veya bir ayda üç işgünü işine devam etmezse, - Yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmazsa, - Kendi isteği veya savsaklaması yüzünden işin güvenliğini tehlikeye düşürürse işsizlik ödeneği alamıyor.

Tüketiciler rahatlayacak

E-devlet uygulaması (www.turkiye.gov.tr) Aralık 2008'de başlatıldı. Sistemden faydalanmak için en yakın postaneden TC kimlik numarasıyla başvurup şifre almak gerekiyor. Şifre aldıktan sonra sistem üzerinden yapacağınız başvurular, resmi işlem olarak kabul edilip işleme alınıyor. Başvuru sahipleri süreci de yine internet üzerinden takip edebiliyor. Şifre kişiye özel olup, vekalet dahil hiçbir şekilde devredilemiyor ve sorumluluk kişiye ait oluyor. Ancak sistem birçok kolaylık sunmasına rağmen henüz tam olarak vatandaşlar tarafından anlaşılamadı. Tüketiciler, günlük yaşamda giyimden cep telefonuna satın aldıkları ürünlerde, zaman zaman sorunlar yaşıyor. Vakit darlığı veya bürokratik işlemlerin çokluğu, tüketicilerin mağduriyetlerini de kabullenmelerine sebep oluyor. Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 6 Ancak, Sanayi Bakanlığı'nın e-devlet sistemi üzerinden kurduğu yeni sistemle kullanıcılar artık işini bırakıp veya evinden çıkarak il veya ilçelerdeki hakem heyetlerine gitmeden şikâyette bulunabilecek. Dava süreci ve sonucu da aynı şekilde internet üzerinden izlenecek. Bakanlık yetkilileri, yeni uygulamayla tüketicilerin hak arama mücadelesi önündeki engellerin tamamen ortadan kalktığı bilgisini verdi. Sistemin ikinci adımı olarak Tüketici Mahkemeleri'ne de internet üzerinden başvuru altyapısını oluşturmak. E-devlet sistemi, en çok trafik işlemlerinde kullanılıyor. Sistemin en çok kullanım alanları: Araç ve sürücü belgesi ceza sorgulama, günlük hava tahmini, döviz kurları, mahkeme dava sorgulama, SSK hizmet dökümü, sürücü belgesi iptal sorgulama, ticarî araç ve vergi levhası sorgulama, askerlik yedeklik yoklama. Sistem üzerinden birçok resmi kuruma başvuru yapılabiliyor, Sanayi ve Tarım bakanlıklarının kredi imkânları, destekleri sorgulanıp takip edilebilmekte.

1 LİRALIK ŞİFREYLE DEVLETTE YAPILABİLECEKLER

Postaneden verilen 1 liralık şifre, vatandaşın hayatını değiştirecek. E-devlet projesi kapsamında alınan şifreyle, trafik işlemlerinden askerlik yoklamasına kadar her türlü başvuru internet üzerinden yapılabiliyor, sonuçları da aynı yoldan alınıyor. Şifreyle www.turkiye.gov.tr ye girildiğinde hakkınızda açılan bir dava varsa, durumunuzu, nerede ve kim tarafından açıldığını öğrenebiliyorsunuz. Böylece, mahkeme süreci, zaman ve iş kaybı ortadan kalkıyor. Sistemin yeni ve en önemli uygulaması ise, tüketici şikâyetleri. Cep telefonundan buzdolabına her türlü şikâyet hakem heyetlerine internet üzerinden ulaştırılıyor. Şifre, herhangi bir PTT şubesinden nüfuz cüzdanı gösterilerek alınıyor. PTT şubelerinden 1 lira karşılığında alınan e-devlet (Elektronik Devlet) şifresiyle vatandaşların, hakkında açılan bir hukuki dava var mı yok mu, varsa davanın taraflarını ve son durumunu internet üzerinden öğrenmeleri mümkün. Şifre sahipleri uygulamayla, adliye koridorlarındaki uzun bekleyişten kurtuluyor. Şifre sayesinde; araç ve sürücü belgesi sorgulama, askerlik yoklama ve celp dönemi tercihi, SSK prim ödemeleri, varsa okuyan çocuklarınızın durumları dahil çok sayıda hizmeti internet üzerinden resmi olarak yapma imkanı sunuluyor. E-devlet uygulamasında eklenen en son yenilik ise, tüketici şikâyetlerinin internet üzerinden resmi olarak yapılması ve sürecin yine internet üzerinden takibinin yapılıyor olması. Böylece, tüketiciler her türlü şikâyetleri için il ve ilçelerde Tüketici Hakem Heyeti arama zorluğundan da kurtulmuş oldu. Sanayi Bakanlığı yetkilileri, yeni uygulamayla tüketicilerin hak arama mücadelesi önündeki engellerin tamamen ortadan kalktığı bilgisini verdi.

ALO 174

Yeni yılda Tarım Köy işleri Bakanlığı yeni bir uygulamaya geçti. ALO 174 gıda hattı. Bu hat ne ise yarar: aldığınız gıdalarda karşılaştığınız tüm sorunları bu hatta iletebilirsiniz. Restoranlarda, kafelerde yaşadığınız gıda ile ilgili bir sıkıntıyı, üretim izni olmayan ürünleri, Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 5 gıdamızdan yabancı bir madde çıkınca, sağlıksız üretim yapan işletmeleri, sağlığımızla oynayan para hırsı ile tüketicilerini umursamayan gıda işletmelerini, mevcut gıda mevzuatına uymayan gıda üretenleri kısaca sizi tiksindiren ben bunu yiyemem dediğiniz tüm gıda ve sorunlarını bildirebilirsiniz. Alo gıdayı arayınca sizi kibarca dinleyen bir yetkili bulacaksınız. O sizin şikâyetinizi kaydedecek ve ilgili birime iletecek. Tarım Bakanlığından yetkililer de denetime gidecek. Elinizde yabancı madde çıkmış bir ürün varsa ve şikâyetiniz bu ürün ise bu ürünü de saklayın yetkililer bunu isteyebilir. Ve tüm bu süreci www.alo174.gov. tr adresinden takip edebileceksiniz. Bilinçli bir tüketici olmalı, güvenilir gıda hakkımızı talep etmeliyiz.

17 Mayıs 2012 Perşembe

ÇALINAN KİMLİK KARTLARINIZI VERGİ DAİRESİNE BİLDİRMEYİ UNUTMAYIN

Gündelik hayatta kimlik kartlarımızı kaybetmemiz ya da çaldırmamız durumu ile hemen hemen hepimiz ya da bir yakınımız karşılaşmıştır. Böylesi üzücü durumlarda sıcağı sıcağına nasıl hareket edeceğimizi tam olarak bilemesek de ilk evvela aklımıza gelen husus hemen en yakın polis karakoluna giderek kayıp / çalıntı bildiriminde bulunmaktır. Ardından da bir gazeteye kayıp/ çalıntı ilanı veririz. Kimliğimizi kaybettiğimizi bile unuturuz bir zaman sonra ise icra veya haciz memurları kapımıza dayanır. Milyonlarca YTL lik Banka veya Vergi borcumuzu ödemediğimiz için icra takibi yaptıkları söylerler. Maalesef böylesi üzücü olayları medyadan sık sık izlemekteyiz. Kaybolan kimlik kartlarını ele geçiren dolandırıcılar, bu kimlik kartları ile adımıza şirketler kurmakta, vergi mükellefiyetleri tahsis ettirmekte, bankalardan kredi çekmekte, kredi kartı çıkartmakta, adımıza çek karnesi düzenleyip, senetler imzalamakta, kurdukları şirketler vasıtası ile milyonlarca YTL lik fatura kesip, ömür boyu bir arada göremeyeceğimiz tutarda vergi borcunu adımıza tahakkuk ettirip ortadan kaybolmaktadırlar. Borçların ödenmemesi üzerine icra takibi başlatan bankalar, vergi daireleri ve 3. Şahıslar alacaklarını tahsil etmek için kimlik bilgilerimizden adresimize ulaştıklarında ise çoğu zaman iş işten geçmiş olmaktadır. Yıllarca sürecek davalarla suçsuzluğumuzu ispatlamaya çalışmakla kalmayacak, mahkeme ve avukat masrafları ile boğuşup, yıllarca çalışarak bir araya getirdiğimiz birikimlerimizi de kaybetme tehlikesi ile karşı karşıya kalabiliriz. İşte böyle durumlarla sık sık karşılaşan Gelir İdaresi Başkanlığı 2003 yılında çıkartmış olduğu 2003/1 seri numaralı İç Genelgesi ile vatandaşların mağdur duruma düşmemeleri için kaybolan kimlik kartlarını polise bildirdikten sonra alınacak çalıntı veya kayıp belgesi ve gazete ilanının aslı ile birlikte yazılacak bir dilekçe ile en yakın Vergi Dairesi veya Mal Müdürlüğüne başvurulması halinde sisteme Kayıp ya da Çalıntı bilgisi girilecek, bu kimlik belgesi ile Vergi Dairesinde veya Mal Müdürlüklerinde hiçbir işlem yapılmasının önüne geçilmiş olunacaktır. Çalıntı veya kayıp kimlik belgesi ile Vergi dairesi veya Mal Müdürlüğüne işlem yapmak üzere gelen dolandırıcılar ise ekranda çalıntı veya kayıp uyarısı çıkan kimlikle birlikte kolaylıkla yakayı ele vermiş olacaklardır.

NÜFUS CÜZDANI ZAYİNDE

Nüfus cüzdanını kaybedince vergi dairesine de bildirin... Nüfus cüzdanını kaybeden veya çaldıran kişilerin emniyetten aldığı tutanak ve birde dilekçe eşliğinde bir vergi dairesine başvurması durumunda kayıp olan nüfusunun bilgisi sicil kayıtlarına alınıyor. Nüfusu eline geçiren bir diğer kişi herhangi bir vergi dairesine gidip şirket açılışı yapmak istese sistem uyarı veriyor. İnsanların ve hatta vergi dairesi çalışanlarının bile pek bilmediği bu konunun ayrıntılarını Gelir İdaresi Başkanlığı resmi sitesinde iç genelgeler bölümünde 'VERGİ KİMLİK NUMARASI İÇ GENELGESİ SERİ NO:2007/1 de bulabilirsiniz.

İKAMETGÂH İLMUHABERİ

Oturma belgesini (ikametgâh ilmuhaberini) artık muhtarlar değil, Nüfus Müdürlükleri veriyor. Adrese dayalı nüfus sayımından sonra, adresinizde bir değişiklik olduysa, muhtardan onaylı ' FORM C' belgesiyle İlçe Nüfus Müdürlüğüne durumu bildirmeniz gerekiyor. Değişiklikler bildirilmez ve durum tespit edilirse ağır para cezaları veriliyor. Nüfus Müdürlüğünde kayıtlı olan adresinizin doğru olup olmadığını kontrol etmenizde yarar var. Çünkü herhangi bir kurumdan oturma Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 4 belgeniz istendiğinde, bunu Nüfus Müdürlüğünden almak durumundasınız. Alınan bu belgenin geçerlilik süresi 30 (otuz) gündür. Ayrıntılı bilgiye **http://www.nvi.gov.tr adresinden de ulaşabilirsiniz.

İKAMETGAHINI DEĞİŞTİRİP DE BİLDİRİMDE BULUNMAYANLAR 329 TL. CEZA ÖDEYECEKLER

Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliği/Resmî Gazete: http://www.tuik.gov.tr/jsp/duyuru/adnks/dosya/yonetmelik/151206yonet.pdf İkametgahlarını değiştiren vatandaşlar, 20 iş günü içinde nüfus müdürlüklerine başvurarak yeni adreslerini kayıt ettirmezlerse para cezası ödemek zorunda kalacak! Yanlış adres verene de ağır para cezası var! AA muhabirinin belirlemelerine göre, Adres Kayıt Sistemi Yönetmeliği uyarınca, ikametgahlarını değiştiren vatandaşların, 20 iş günü içinde ilçe nüfus müdürlüklerine başvurarak, adreslerini kayıt ettirmeleri gerekiyor. Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 3 Önceden muhtarlıklara bildirimde bulunmak yeterli olurken, artık bu bildirim doğrudan ilçe nüfus müdürlüklerine yapılıyor. Süresi içinde bu bildirimi yapmayan vatandaşlara, bu yıl için 329 lira para cezası tahakkuk ettiriliyor. Adreslere tebliğ edilen bu ceza, 15 gün içinde ödenirse yüzde 25 indirim yapılıyor. Daha geç ödenmesi halinde ise 4 taksit uygulanıyor. Trafik cezalarında olduğu gibi, vatandaşlar bu ceza için mahkemelere itirazda bulunabiliyor. Diyelim ki bir evden taşındınız ve yeni taşındığınız ev içinde adres bildiriminde bulunma ihtiyacı hissetmediniz. Bu durumda da eğer eski evinize taşınan biri kendisi için adres beyanında bulunursa, cezalı duruma düşmekten kurtulamıyorsunuz. Sizin eski evinize taşınan kişi, kendisi için adres beyanında bulunduğunda, bu ev hala sizin üzerinize kayıtlı gibi göründüğü için, ilçe müdürlüklerindeki sistem bu beyanı ''incelenecekler'' listesine atıyor ve adres otomatik olarak emniyet güçlerine bildiriliyor. Jandarma veya emniyet, bu adreste tahkikat yapıyor. Kimin oturduğunu belirliyor. Tahkikatta kimin oturduğu belirlenirse onun üzerine adres kayıt ediliyor. Bu adresten ayrılan kişiye ise yeni taşındığı adres için taşındıktan sonra 20 iş günü içinde kayıt yaptırmamışsa, ceza tahakkuk ettiriliyor. Adres kayıtlarının nüfus ilçe müdürlüklerine yapılması gerektiğini bilmediği için binlerce vatandaş, bu yıl için 329 lira olarak belirlenen ceza uygulaması ile karşı karşıya kalıyor. Nüfus müdürlüğü yetkililerinden verilen bilgiye göre, gerçeğe aykırı beyanda bulunanlara da 660 lira ceza uygulanıyor. Özellikle çocuklarını mahallelerindeki, semtlerindeki değil, istedikleri okula göndermek isteyenler, bu okulun çevresindeki konutları adres göstererek kayıt olmak istiyor. Bu adresin boş olup olmadığına bakılıyor ve başkası adına kayıtlı ise bu kişilere, emniyetçe yapılan inceleme sonucunda 660 lira ceza uygulanıyor. Bazı vatandaşlarında icradan kurtulmak için yanlış beyan vererek tescil yaptırma girişiminde bulunduğu belirtiliyor. Verilen bilgiye göre, adres beyanında bulunmak için nüfus müdürlüğüne gittiğinizde, eğer o adreste kimse kayıtlı değilse, herhangi bir ek belge istenmeden, nüfus kayıt bilgilerine göre adres kaydınız yapılabiliyor. Eğer o adreste başkası kayıtlı görünüyorsa, elektrik, su, doğalgaz faturası, noter onaylı kira sözleşmesi gibi, kişinin adına kayıtlı belgeler isteniyor. Ankara Subayevleri'nde 3 ay önce yeni aldığı eve taşınan Hakan Sevim de 20 iş günü içinde adres kaydı yaptırmaması nedeniyle 329 liralık cezanın şokunu yaşıyor. Subayevleri mahallesinde bir evde kiracı olarak oturduğunu, daha sonra aynı mahallede bir ev satın aldığını belirten Sevim, şu bilgiyi verdi: ''Kiracı olduğum evden, kontrat gereği geçen yıl Ekim ayında ayrıldım. Yeni aldığım evin inşaatı bitmediği için eşyaları depoya koydum, Aralık'a kadar annemlerle oturdum. Ocak'ta yeni evime taşındım. Elektrik, doğalgaz ve su aboneliğimi tapu belgesine göre yaptırdım ve bir sorun çıkmadı. Eski evi kiralayan kişi, Aralık'ta nüfus müdürlüğüne kayıt yaptırmış. Polis gelip tespit yapmış ve benim kayıtlarım o adresten düşmüş. Ben araba alıp satma işi ile uğraşıyorum. Belgeler için adres gerekti. Adres kaydımı yaptırmaya gittiğimde, 329 lira ceza ödemem gerektiğini söylediler. Bu konuda daha önce bize bilgi verilmedi. Bildirimde bulunduğum için ceza ödüyorum.'' Yetkililer, adrese dayalı hizmet almak isteyenlerin mutlaka nüfus ilçe müdürlüklerine, 20 gün içinde adres beyanında bulunması gerektiğini belirtirken, aksi takdirde cezalı duruma düşecekleri konusunda vatandaşları uyardılar.

ÖRNEK OLAY

“Güncel gümrük genelgesi! (19-4-2011)” başlıklı konu vesilesiyle 06-05-2011-Cuma günü yaşadığım bir hadiseyi aktarmak istiyorum. Ebay’dan toplam değeri 25$ olan USA menşeli DazerII marka kedi-köpek kovucu aldım ve paket 26.04.2011 günü PTT aracılığıyla sorunsuz biçimde elime ulaştırıldı. Tabiî ki gümrükçe kontrol edilmişti. Bu alışverişin peşi sıra yine Ebay’dan biri 13$ değerinde USA menşeli dijital kumpas diğeri 6 USD değerinde Çin menşeli dijital hassas cep terazi satın aldım. Ancak bu sonraki iki gönderi için tarafıma PTT / Gümrük Müdürlüğünce tanzim edilerek posta aracılığıyla gönderilmiş bir yazı ulaştı. Özetle yazıda gelen paketlerin PTT Müdürlüğü'nde olduğu 7 gün zarfında ilgili Gümrük Müdürlüğü’ne giderek gerekli evrakları tanzim etmem ve PTT Müdürlüğü'ne ibraz edip gönderileri teslim almam gerektiği aksi halde iade edilecekleri yazılıydı. Anlatıldığı gibi yaptım ilgili Gümrük Müdürlüğü’ne gittim gelen resmî yazıyı verdim, görevli personel tüm gelen gideni tuttuğu basit bir excel belgesini açtı bana ait satırı buldu ekranı bana doğru çevirerek ” İlgili mevzuat Nisan 2011 içerisinde değişti artık gelen her yurtdışı gönderiniz arasında 2 ay zaman olmalı 26 Nisan 2011′de teslim aldığınız gönderinize muafiyet uyguladık yeni duruma göre daha sonra gelen diğer iki gönderiniz için böyle bir şey söz konusu olmadığı için bu resmî yazıyı yazdık. Yapmanız gereken iki şey var. Birincisi bir gümrük müşavirliği firmasıyla anlaşarak onlara vekalet verip onlar vasıtasıyla bunları çıkartmanız ki ilgili mevzuat değişikliğinden sonra sizin gibi böyle şahsî ihtiyaç olarak ufak çaplı şeyler getirtenlerden henüz bu uygulamaya başvuran olmadı. İkincisi ise PTT Müdürlüğü’ne giderek iade için dilekçe vermenizdir.” dedi. Bende 7 gün içerisinde bir ses seda çıkmadığında otomatikman iade yapılacağı için üçüncü seçenek olarak bu yolu seçmek zorunda kaldım…

YOLCU BERABERİ HEDİYELİK EŞYA

Mezkur Karar eki Ek-9'daki liste kapsamı eşya için muafiyet karşılarında yazılı miktar ile sınırlı olarak uygulanacaktır. Hem 430 AVRO'luk yolcu beraberi hediyelik eşya muafiyet hakkı, hem de kişisel eşya muafiyet hakkı her bir yolcu başına Karar eki Ek-9'daki listede yer alan eşya için karşılarında yazılı miktarlarla sınırlıdır. Diğer bir ifadeyle, listede yer alan eşya için eşyanın kıymetine bakılmaksızın listede belirtilen miktar kadar getirilebilecektir. Liste kapsamı dışında kalan eşya için ise, getirilen eşyaya muafiyet uygulanabilmesi için eşyanın toplam kıymetinin 430 Avro'yu aşmaması gerekmektedir. Ayrıca, tütün ve tütün ürünleri ile alkollü ürünlere ilişkin muafiyet hakkından, 18 yaşın altındaki yolcular faydalanamayacaktır.

POSTA EŞYASI

Posta ve hızlı kargo eşyası kapsamında muafiyet, mezkur Kararın 45 veya 62 nci maddesinde belirtilen eşya için söz konusudur. Kararın 61 inci maddesinde hüküm altına alınan yolcu beraberi 430 Avro'luk hediyelik eşya limiti, posta yolu ile getirilen eşya için söz konusu değildir. Türkiye Gümrük Bölgesindeki bir kişiye posta ya da hızlı kargo taşımacılığı yoluyla gelen, kıymeti önemli değeri olmayan eşya limitini (150 Avro'yu) aşan, ancak 1500 Avro'yu aşmayan eşya, Kararın 62 nci maddesi kapsamında değerlendirilecek ve geldiği ülkeye göre bu eşyaya tek ve maktu vergi oranı uygulanacaktır. Söz konusu eşyanın vergilendirilmesinde, eşya kıymetinden Kararın 45 inci maddesinde geçen 150 Avro mahsup edilmeyecektir. Posta ve hızlı kargo yoluyla gelen eşyanın vergilendirilmesinde, kargo ücreti dikkate alınmayacak, ayrıca aynı gönderici tarafından Türkiye’deki bir alıcı adına gönderilen aynı konşimento muhteviyatı gönderiler bir bütün teşkil ederek tamamının kıymeti birlikte dikkate alınacaktır. Toplayan: Cem SEZER [01/01/2012] BILGI-01A.DOC / 2 Kararın 45 inci maddesi kapsamında uygulanan muafiyet, iki ayda en fazla bir, yılda en
fazla beş kere kullanılabilir. Bu limitlerin aşılması halinde eşyanın ticari mahiyette olduğu kabul edilip buna göre işlem yapılır. Anılan Kararın 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (bb) bendinde "yolcu" deyimi, (cc) bendinde "yolcu beraberi eşya" deyimi tanımlanmıştır. Ancak, nakil vasıtaları sürücüleri ve hizmetlileri yolcu sayılmayacaktır. Bu tanımlar çerçevesinde, yolcuların beraberlerinde kişisel ve hediyelik eşyayı gümrük vergilerinden muaf olarak serbest dolaşıma sokmalarına izin verilir.

İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILAN ALIŞVERİŞLERDE “İLERİ DEMOKRASİ” DÖNEMİ BAŞLADI

19 Nisan 2011'de yeni bir gümrük yasası yürürlüğe girdi ve bu tarihten itibaren yaptığımız yurtdışı alışverişleri bu kapsama giriyor. Bu yeni yasaya göre yurtdışından hiçbir siteden hiçbir ülkeden hiçbir posta ile kozmetik, parfüm, kişisel bakım ürünleri siparişi vermek mümkün değil. 19 Nisan'dan önce verilen siparişler sahiplerine ulaşıyor. Ancak 19 Nisan'dan sonraki siparişler siteler tarafından gönderilse dahi gümrüğe takılıp geri gönderiliyor. Kozmetik dışındaki ürünleri ise yılda en fazla 5 kez -150 Euro sınırını geçmeden- ve siparişler arası en az 2 ay geçmesi şartı ile alabiliyoruz. Değişiklikten hala haberi olmayan varsa lütfen konuyla ilgili olarak forumları ve blogları okusun, zaten herkes isyanlarda ve Facebook'ta gruplar açılmış durumda. Ayrıca konuyla ilgili imza kampanyası ŞURADA. Lütfen bir dakikanızı ayırıp imzalayın ve çevrenizdekilere imzalatın. Mesele sadece alışveriş vs. değil, esas sorun her türlü özgürlüğümüzün teker teker kısıtlanması ve maalesef ki kolayca boyun eğip kabullenen bir millet olmamız. Güncel gümrük genelgesi! (19-4-2011) T.C. BAŞBAKANLIK Gümrük Müsteşarlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü Sayı : B.02.1.GÜM.0.06.10.00-010.06.02 19/4/2011 Konu : Posta-Yolcu İşlemleri GENELGE (2011/23) 07.10.2009 tarihli ve 23955 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 2009/15481 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki Gümrük Kanununun Uygulanmasına Dair Kararın 134 üncü maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkrası hükmü çerçevesinde 19/04/2011 tarihinden itibaren aşağıdaki şekilde işlem yapılması uygun bulunmuştur.

AMBULANSA NASIL YOL VERİLİR?

Ambulans sol şeritten sirenle gelirken, kendi şeritlerinde olmadığı için sağ şeritteki arabalar gayet rahatlar. Oysa bu siren sağ şerittekiler için! Çünkü sağ şeritteki araba duracak, önünde yer açılacak ki soldaki arabalar bu boşluğa girip sol şeritteki ambulansa yol açsın. Yoksa sağ şerit yol vermeden ilerlemeye devam ederse soldaki arabalar nasıl yol versin ambulansa? ”

Alışveriş Özgürlüğümü Geri Ver